Kalp kapak hastalıkları ;
Kalpte mitral, aort, triküspit ve pulmoner kapak olmak üzere 4 kapak bulunmaktadır. Kapaklar açılıp kapanarak kalp içinde kanın tek ve doğru yöne gitmesini sağlar. Kapaklar bu görevini tam yapamadığında , darlık ve yetersizlik olduğunda , kalp kapak hastalığı gelişmiş demektir.
Kapak darlığında, kapak açılımı kısıtlıdır ve bu kısıtlılık ; hafif-orta ve ileri derecede olabilir. Kapak yetersizliğine ise kapağın tam kapanmasında problem olup kan, kapağın gerisindeki kalp boşluğuna kaçar ve bu kaçak hafif – orta- ileri derecede olabilir. Aynı kapakta ya da birden fazla kapakta darlık ve yetersizlik beraber bulunabilir.
Kalp kapak hastalıkları doğuştan ya da daha sıklıkla sonradan gelişebilir.
Doğuştan kalp kapak hastalıkları içinde en sık görülen biküspid aort kapaktır. Normalde 3 yaprakçıklı olması gereken aort kapağın doğuştan 2 yaprakçıklı olma durumudur. Normal populasyonun% 2.5 ‘unda görülür. Aort kapağında hem darlık hem de yetersizliğiye sebep olabilir. % 25 kişide aortda genişleme ile beraberdir.
Sonradan gelişen kalp kapak hastalıklarının günümüzdeki en sık sebebi ilerleyen yaşla kalp kapaklarında fibrokalsifik dejenerasyon olmasıdır. Bunun dışında koroner arter hastalıkları, kardiyomyopati, hipertansiyon, aort anevrizması, romatizmal ateş, bağ dokusu hastalıkları nadiren kalp tümörleri kalp kapak hastalığına sebep olabilir.
Fibrokalsifik dejenerasyon; ilerleyen yaşla ( genellikle 65 yaş üstünde) kalp kapaklarında kireçlenme ve dejenerasyon olmasıdır. Genellikle aort kapakta görülür ve darlık bulgusuna sebep olur. Hipertansif kişilerde daha sık görülür.
Miral kapak prolapsusu ; normalde sert bağ dokusundan oluşan mitral kapağın yapısının miksamatöz değişiklikle daha gevşek bir hal alması ve kapanırken bombeleşme yapma durumudur. Çeşitli derecelerde kapak yetersizliğine (kapağın tam kapanamama durumuna) sebep olabilir.
Kalp kapak hastalıklarının başlıca tanı yöntemi ekokardiyografidir. Eko ile dört kalp kapağının yapı ve fonksiyonları değerlendirilebilir. Böylece kalp kapak hastalığının hem sebebi hem de derecesi anlaşılarak izlem ve tedavi planlanır.